Artık konuşmuyorsun yüreğim,

Hep susuyorsun…

Anlatmayacak kadar büyüdü mü derdin,

Yeterince ağırlaştı mı,

Kaldıramayacağın kadar oldu mu yüklerin,

O kadar yorgun mu gönlün,

O kadar mı kırgın.

Oysa;

Ne kadar da hafifti yüreğin,

Sadece mutluluğun ağırlığını taşıyordu gönlün,

Kelebekler gibi uçuş uçuştun.

Kır çiçeklerinin rengârenkleri çökmüştü omuzlarına,

Ayakların yerden kesikti,

Bulutların üzerinde dolaşıyordun.

Artık;

İçinde eridiğin o gözlere,

Bakmak bile istemiyorsun.

Dünyanı aydınlatan sesindeki o tını,

En büyük acın.

Hani nerde;

O dokunuşlarındaki,

Baş döndüren ürpertilerin.

Nerde o bakışlarının,

İçini ısıtışları.

Yok,

Bitti.

Bugün;

Boğazında koca bir yumruk,

Yutkunamıyorsun.

Avuçlarından kaymış gibi hayatın,

Dipsiz bir kuyunun derinlerindesin.

Ve;

Hiçbir şeyi dillendirmek,

Paylaşmak istemiyorsun.

Ve artık;

Konuşmak, anlatmak,

O kadar anlamsız oldu ki.

Offf en zoru da bu işte!

Çünkü;

Bir insanın derdi yeterince büyükse, tek başına çekmeyi tercih ediyor…