Sivas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) dün önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler, Sivas OSB Sanayiciler Derneği Başkanı İsmail Timuçin ve bölgedeki sanayicilerle bir araya gelerek hem mevcut projeleri hem de sanayicilerin ihtiyaçlarını masaya yatırdı. Oldukça verimli geçen toplantıda kreş ihtiyacından su kaynaklarına, arıtma sistemlerinden tarımsal alanların korunmasına kadar pek çok kritik başlık detaylı şekilde ele alındı. Toplantıya ilişkin açıklamalarda bulunan Abdullah Güler, Sivas’ın ekonomik büyümesinde önemli bir rol üstlenen Organize Sanayi Bölgesi'nin altyapı, çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal ihtiyaçlar bakımından desteklenmesinin şart olduğunu vurguladı.
Güler, özellikle kadın çalışanların çocukları için büyük bir ihtiyaç haline gelen OSB içi kreş konusuna değinerek, proje çalışmalarının tamamlandığını ve çok yakında temelinin atılacağını belirtti. “Kreş ihtiyacını zaten proje hazır, yakın zamanda temeli atılacak. İlerleyen haftalarda inşallah biz de bulunuruz. 100 öğrencilik bir kapasiteye sahip olacak.” ifadeleriyle müjdeyi verdi. Kreş projesinin, hem kadın istihdamını artırma hedefiyle örtüştüğü hem de ailelerin iş yaşamı ile özel yaşamı arasında denge kurmasına katkı sağlayacağı öngörülüyor. Sanayi bölgelerindeki çevresel sorumluluğun önemine de değinen Güler, Demirağa OSB’de kurulması planlanan arıtma tesisi hakkında da detaylı bilgiler paylaştı. “Arıtma sistemi arkadaşlar, Demirağa'da inşallah yatırım programında. Demirağa’daki arıtma sistemimizi de bu sene için projelendirip ihale süreçlerini tamamlayacağız.” diyen Güler, çevreye duyarlı üretimin gerekliliğine dikkat çekti. Ayrıca sanayicilerin ön arıtma tesisleri için kredi ve Bakanlık desteklerinin sağlanması hususunda da olumlu bir tutum sergileyerek, “Gerekirse önümüzdeki dönemlerde sizlere de bu konuda destek sağlarız.” dedi. Bu açıklamalar, çevre yönetimi konusunda sanayicilerin üzerindeki yükün hafifletileceğine ve kamu desteğiyle sürecin hızlandırılacağına işaret ediyor.
Toplantının bir diğer kritik gündem maddesi ise su kaynakları ve Sivas’ın su arz güvenliğiydi. Güler, kuraklık riski, tarımsal üretim ve içme suyu temininde yaşanan sorunlara çözüm üretmek adına atılan adımları sıraladı. OSB içerisinde yapılan gölet çalışmasını “önemli ve yerinde bir yatırım” olarak nitelendiren Güler, suyun dikkatli ve bilinçli kullanılmasının artık bir tercih değil, zorunluluk haline geldiğini ifade etti.
Sivas’ın içme suyuyla ilgili yaşanan sıkıntılara da değinen Güler, geçici çözümlerin kalıcı hale getirilmesi gerektiğini söyledi. “Pusat Barajı’ndan geçici olarak bir sistem kurulmuş ama bunun kalıcı olması gerekiyor. Barajdaki suyu kullanmak belki işin en kolay yanı ama esas bizim su kaynaklarını çeşitlendirmemiz lazım.” diyerek daha stratejik ve uzun vadeli çözümlerin gerektiğini vurguladı. Tarımsal verimlilik açısından son derece önemli olan Hafik bölgesine de dikkat çeken Güler, “Hafik bölgemiz Türkiye'nin en verimli, en kaliteli şeker pancarının üretildiği bölgelerden biri. Dolayısıyla bizim üretimimize de zarar vermeyecek bir durumu da ortaya koymamız lazım.” diyerek, tarım ve sanayi dengesinin gözetilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bu kapsamda Koçdere ve Beydilli bölgelerinde bulunan su kaynaklarının Sivas’a aktarılması yönünde yapılan çalışmalara da değinen Güler, Sivas 4 Eylül Barajı’na yönlendirilecek su hattının yatırım programında yer aldığını ve proje çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu belirtti. “Zemin etütleri yapılıyor, önümüzdeki aylarda ihalesi yapılacak. Yaklaşık bir yıl içinde tamamlanması hedefleniyor. Bu kaynakla yıllık 7 milyon metreküpe kadar su Sivas’a kazandırılmış olacak.” sözleriyle, bölgenin su ihtiyacına yönelik güçlü bir çözüm üzerinde çalışıldığını duyurdu.
Abdullah Güler konuşmasının sonunda, Sivas OSB Sanayiciler Derneği yönetimini bu yapıcı yaklaşımları ve çevreye duyarlı projeleri nedeniyle tebrik ederek, “İnşallah iyi bir su kaynağını da OSB’nin ihtiyacına sağlarız.” dedi. AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler’in, yalnızca genel siyasetle değil; yereldeki her ayrıntıyla yakından ilgilenmesi ve çözüm sürecini teknik detaylarıyla aktarması, kamuoyunda da dikkat çeken ve takdir edilen bir yaklaşım olarak öne çıkıyor.
