Sivas Haberleri
SİVAS
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Sivas
Parçalı bulutlu
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
38,7786 %0.39
43,8944 %0.27
Ara
Sivas Memleket Kayseri Kuruyan ağaçlar sanat eserine dönüştü

Kuruyan ağaçlar sanat eserine dönüştü

ÇALIŞMA HAKKINDA BİLGİLER VEREN ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DEKANI VE PLASTİK VE REKONSTRÜKTİF CERRAHİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ALPER KEMALOĞLU, “PLASTİK CERRAHİ ZATEN SANATLA İÇ İÇE OLAN BİR BRANŞ" DEDİ.

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesinin bahçesinde bulunan ve köklerinde oluşan hastalıktan dolayı komple kuruyan 4 ağaç, kesilmek yerine sanat eserine dönüştürülerek bahçeye renk kattı.

ERÜ Tıp Fakültesi Dekanlığı, fakültenin bahçesinde kuruyan ağaçları kesmek yerine farklı bir etkinliğe imza attı. Ziraat fakültesinden hocaların incelediği ve ağaçların kurtarılmayacağını söylemesi üzerine harekete geçen dekanlık, güzel sanatlar fakültesi hocaları ile iş birliği yaparak ağaçları sanat eserine dönüştürdü. 2 haftalık çalışmayla büyük bir özenle ağaçları işleyen hocalar, tıbbın sembolü olan bir asa ve üzerine dolanmış iki yılan figürü, koçbaşı, ERÜ’nün kampüsünde bulunan gelengiler ve kuş evinin yer aldığı eserler ortaya çıkardı.

“Her ağaç bir sanatsal fonksiyon için kullanılabilir”

Çalışma hakkında bilgiler veren Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Kemaloğlu, “Plastik cerrahi zaten sanatla iç içe olan bir branş. Biz insanlar üzerine vücudun sınırlarını değiştirerek zaten sürekli sanatsal bir tasarım yapıyoruz. Fakat insan bir bütündür. Dolayısıyla bulunduğu yetki ve etki alanında kabiliyetlerini ve yeteneklerini her yere yansıtmalı diye düşünüyoruz. Bu bakımdan da arkamızda gördüğünüz ağaçlar kampüsümüzde olan batı ladin cinsi yıllanmış ve heybetli ağaçlar. Fakat iklim olarak buraya uygun ağaçlar değil. Kökleri de maalesef hastalık kapıyor. Bunun neticesinde ağaçlar baştan aşağı kuruyor ve ölüyor. Biz ağaçları kurtarabilir miyiz diye önce ziraat fakültesinden hocalarımızı davet ettik. Fakat hocalarımız ağaçların kurtulma şansı olmadığını, tamamen öldüğünü bize ilettiler. Bunun üzerine Park Bahçeler Müdürlüğümüz ağaçları kesmeyi tercih etti. Biz de ’her ağaç bir sanatsal fonksiyon için kullanılabilir’ dedik. Aynı Michelangelo’nun ’Ben kayanın içinde bir heykeli görüyorum, fazlalıklarını atıyorum’ dediği gibi biz de bu ağaçların içinde bir figür ve siluet gördük. Bunun üzerine güzel sanatlar fakültesinden hocalarımızı buraya davet ettik. Onlara fikrimizi açıkladık ve olumlu karşılayarak bir proje haline getirdiler. Kuruyan 4 ağacımız için her bir hocamız ince işçilikle ortaya çok güzel bir sanatsal eser çıkarttı” dedi.

“Öğrenciler çok mutlu”

Eserleri gören öğrencilerin de çok mutlu olduğunu kaydeden Kemaloğlu, “Öğrencilerimiz gerçekten seçilmiş öğrenciler. Türkiye’nin en iyilerini biz alıyoruz diyebilirim. Bu konuda mütevazi olamayacağım. Algıları çok açık ve dünyayı çok iyi tanıyorlar. Sanatla ve sporla çok yakından ilgililer. Kampüsteki her güzelliği yakından takip ediyorlar ve destek oluyorlar. Bu atölye çalışması yaklaşık 2 hafta sürdü. Öğrencilerimizde bunu çok yakından takip ettiler. Bittikten sonra da inanılmaz güzel eleştiriler aldık. Bu işler birlikte olursanız güzel oluyor. Bu bakımdan öğrencilerime de destekleri için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Tıbbın sembolü girişte

Kemaloğlu, “Dünyadaki tıp ambleminin simgesi. Ortada bir asa var. Mitolojik bir figür. Bu şifayı temsil ediyor. Yanında dolanan yılanlarda bilgeliği temsil ediyor. Dolayısıyla ’şifa ancak bilgelikle olursa mümkündür’ mesajını veriyor. Biz de bu amblemin tıp fakültesinin girişinde olmasının en uygun olacağına kanaat getirdik ve girişe bu amblemi yerleştirdik” ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *