SEYİT ÖMER YILDIZ
Sivas’ın manevi büyükleri arasında yer alan Şeyh Çoban’ın türbesinin bahçesinde yer alan mezarlar uzayan otlar ve bakımsızlık nedeniyle neredeyse görünmez hale geldi.
Şeyh Çoban Türbesi bahçesinde bulunan bazı mezar taşlarının ise kimliği belirsiz kişiler tarafından harap edildiği bazı mezar taşlarının ise kırılması akıllarda soru işareti bırakıyor.
SON 16 YILDIR HERHANGİ BİR ÇALIŞMA YOK
Sivas Kültür Envanterinde kayıtlı bilgilere göre türbede bulunan kitabelerden anlaşıldığı üzere 1457 tarihinde onarım yapıldığı ve diğer bir kitabesinde ise 1900 yılında tekrar onarım yapıldığı ve son olarak 2004 yılında onarıma alındığı, o tarihten bu yana da türbede herhangi bir onarım yada bakım çalışması yapılmadığı anlaşılıyor.
ESERLERLE VE KÜLTÜR MİRASIMIZLA ALIP VEREMEDİĞİMİZ NE ?
Aradan geçen zaman içerisinde kilitli olan türbe kapısı maneviyatına saygısı olmayan kişi veya kişiler tarafından korunmaya çalışılmışsada türbenin bahçesi içinde bulunan mezarlar hem bakımsızlıktan hem de ecdadının mezar taşlarına dahi zarar verecek kadar kendi benliğinden yoksun kişiler tarafından bazı mezar taşları kırılmış durumda. Sivas’ın en bilindik manevi büyüklerinden olan Şeyh Çoban Türbesi’nin yetkililer tarafından bir an evvel gerekli hassasiyet gösterilerek çevre düzenlenmesinin yapılması ve kırılan mezar taşlarının onarılması gerekiyor ancak diğer bir nokta ise toplumda bu tür kişilerin tarihi eserlerle, manevi büyüklerimizin medfun bulunduğu yerler ile alıp veremedikleri ne acaba ?
SORUNUN KAYNAĞI NE?
Tarihi eserler ve Manevi şahsiyetler açısından oldukça büyük bir tarihe ve yere sahip olan Sivas’ta bizlere emanet bırakılmış bu hazinelere zarar vermekte ya da duvarlarına yazılar yazmakta ki bu ısrarın kaynağı ne ? Ailelerin çocuklarına gereken bilinci vermemiş olması mı?, İnsanların okullarda gereken eğitimden mahrum bırakılması mı ?, yoksa tamamen günümüz toplumunda kendi milli ve manevi değerlerinden uzak bir şekilde batı kültürü etkisi altında kalan kişilerin kendi varlıklarına zarar verme arzusu mu? Zihinlerde ki bu tortuyu atamadıktan sonra, eserlerimizde her geçen zarar görmeye kirletilmeye devam edecek gibi görünüyor.
