Bir zamanlar Sivas sınırları içerisinde yer alan tarihi Şahruh Köprüsü, adeta kuşlara yuva oldu.AW901331_04

Dulkadiroğulları Beyliği zamanında Zülkadir soyundan Süleymanoğlu Alaüddevle oğlu Şahruh bey tarafından tahmini 1492 yılında yaptırılan köprü, 144,5 metre uzunluğunda 5.6 metre ise genişliğe sahip olup 8 gözlü olmasıyla dikkat çekiyor. Birkaç kez onarım gören tarihi köprü tüm heybetiyle ziyaretçilerini ağırlıyor. Bir zamanlar Sivas ili sınırları içerisinde olan Karaözü beldesi daha sonra alınan kararla birlikte Kayseri ili Sarıoğlan ilçesine bağlanınca, tarihi köprü Karaözü mahallesi sınırları içinde kaldı. Köprü, günümüzde ise adeta güvercinlere yuva oldu. Yağışlı havalarda köprünün üzerinde biriken suları köprüden atmak için yapılan gözenekler zamanla kuşların yuvası haline geldi.

“Ne zaman yapıldığı belli değil”

İnşaat Mühendisleri Odası Sivas Temsilcisi: Şantiyelerde Mühendislere Yönelik Şiddet Artıyor İnşaat Mühendisleri Odası Sivas Temsilcisi: Şantiyelerde Mühendislere Yönelik Şiddet Artıyor

Emekli Öğretmen Vedat Tatar, köprünün ne zaman yapıldığının belli olmadığını söyleyerek, “ Resmi bir belge veya kendisine ait bir külliyat yok. Ne zaman yapıldığı belli değil. 144 metre uzunluğunda 5-6 metre genişliğinde, ortasında kuluç taşı olan ve yöredeki insanlar gelip dilek dilediği gelinlerin damatların düğünleri esnasında gelip burayı ziyaret ettikleri bir yer haline dönüştü. Yıllardır bu coşkulu Kızılırmak sularının hiçbir yerde bunun kadar sağlam bir geçidi yok. Sanıyorum ki burayı yöneten Şah, Alaüddevle deniyor. Dulkadiroğlularından. O tamir ettiren kişi olduğu için resmi kayıtlarda onu görüyoruz” dedi.AW901331_05

“Delikleri, bazıları kuş yuvası olarak yapıldığını sanıyor”

Köprünün yüzeyinde bulunan deliklerin kuş yuvası olarak yapıldığını sananların olduğunu ifade eden Tatar, “ Köprümüz asırlara dayanmış gelmiş. 1492 neresi 2023 neresi. Bu süreçte bu azgın doğa şartlarında hemen hemen hiç zarar görmemiş. Sadece bin 538’de tamir edildiği yazılı. Ben bu köprünün daha eski olduğunu düşünüyorum. Köprümüzün yüzünde gördüğünüz gibi küçük kare kare delikler var. O delikleri bazıları kuş yuvası olarak yapıldığını sanıyor. Öyle yapılmadı. Eskiden köprünün üst katı sadece taştı ve üste yağan yağmur olsun kar olsun, sular köprünün içine girdiğinde dışarı atılması için içeriye doğru ilerleyen deliklerdir. O bile düşünülmüş” dedi.